Amortismanlar geliri azalttığından vergi usul kanunu amortisman ayırmayı bazı kurallara bağlamıştır. Buna göre:
- Duran varlığın maliyet bedeli üzerinden satın alındığı yılın sonunda amortisman ayrılır. Varlıklar işletmeye alındığında maliyet bedeli ile defterlere kayıt edilirler. Bundan sonra da defterdeki değeri ile işleme tabi tutulurlar. İlk alış sırasında değeri bilinmeyenler vergi değeri, emsal bedeli gibi değerleme ölçüleri ile değerlendirilerek aktife yazılırlar.
- Duran varlığın amortismanı kayıtlı değer, maliyet bedeli veya vergi değeri üzerinden hesaplanır. İşletmede inşa edilen yollar ve haklar da amortismana tabi tutulur. Bina, arsa, tesis, arazi gibi taşınamayan varlık ise her yıl için kayıtlı değer üzerinden amortisman hesaplanır.
- Arsa ve arazilerin üzeri boş ise bunlara amortisman hesaplanmaz. Üzerinde meyve ağacı bulunan arsaların fidanlarına aşılanma tarihinden itibaren amortisman ayrılır.
- 1/1/2004 tarihinden itibaren iktisap edilen amortismana tabi iktisadi kıymetlerin faydalı ömürleri ve dolayısıyla amortisman oranları, mükellefler tarafından 333 ve 339 sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği ekindeki listelerden bulunmak suretiyle amortisman uygulaması yapılır.
- Listedeki herhangi bir sınıflamada yer almayan amortismana tabi iktisadi kıymetlere uygulanacak amortisman oranları için mükelleflerin müracaatları üzerine Bakanlığınca belirlenecek süre ve oranlar üzerinden amortisman ayrılır.
- Yer altı ve yer üstü madenlerin işletilmesi de amortismana tabidir. Ancak bu madenlerin amortisman oranı Maliye ve Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanlıklarından alınan özel izin ile belirlenir.
- İşletmelerde beklenmeyen olağanüstü durumlarda fevkalade amortisman ayrılabilir. Bu işlem için Maliye Bakanlığı’ndan izin alınır.
- Her yılın amortismanı ancak o yıla ait değerlemede dikkate alınabilir.
- Amortismanın herhangi bir yıl yapılmamasından veya ilk uygulanan nispetten düşük bir hadle yapılmasından dolayı amortisman süresi uzatılamaz.
Amortisman Usulünü Seçme:
- İktisadi ve teknik bakımdan bir bütün teşkil eden değerler için normal veya azalan bakiyeler usulü ile amortisman usullerinden yalnız birisi uygulanabilir.
- Bir iktisadi değer üzerinden normal amortisman usulüne göre amortisman ayrılmasına başladıktan sonra bu usulden dönülemez.
- Bir iktisadi değer üzerinden azalan bakiyeler usulüne göre amortisman ayrılmaya başlandıktan sonra normal amortisman usulüne geçilebilir. Bu suretle usul değiştirenler keyfiyeti beyannamelerinde veya eski bilançolarda belirtmeye mecburdurlar. Kabul edilen yeni usul bu bildirimin yapıldığı beyannamenin ilgili olduğu dönemden itibaren dikkate alınır. Bu takdirde henüz yok edilmemiş olan değer kısmı, bakiye amortisman süresine bölünmek suretiyle eşit miktarlarla yok edilir.
Ticari işletmeler VUK’a göre iki şekilde amortisman ayrılabilir. Bilanço hesabı esasına göre defter tutanlar açısından amortisman yöntemin seçilmesinde bir sınırlama yoktur. Ancak işletme hesabı esasına göre defter tutanlar bu yöntemlerden sadece "Normal Amortisman Yöntemi“"ni kullanabilirler.
Amortisman Usulleri:
- Normal Amortisman: Normal amortisman usülünde her yıl aynı miktarda amortisman hesaplanır. Amortisman oranı, yani varlığın yıllık değer kaybı Maliye Bakanlığı tarafından belirlenen faydalı ömür sürelerden az olmamak kaydıyla hesaplanır. Amortisman oranını bulmak için tutar faydalı ömür süresine bölünür.
Vergi Usul Kanununun 315. maddesinde 5024 sayılı Kanunla yapılan değişikliklerle amortisman oranlarının iktisadi kıymetlerin faydalı ömürleri de dikkate alınmak suretiyle Bakanlığımızca belirleneceği belirtilmiştir.
- Kıst Amortisman: Faaliyetleri kısmen veya tamamen binek otomobillerinin kiralanması veya çeşitli şekillerde işletilmesi olanların bu amaçla kullandıkları binek otomobilleri hariç olmak üzere, işletmelere ait binek otomobillerinin aktife girdiği hesap dönemi için ay kesri tam ay sayılmak suretiyle kalan ay süresi kadar amortisman ayrılır. Amortisman ayrılmayan süreye isabet eden bakiye değer, itfa süresinin son yılında tamamen yok edilir.
- Azalan Bakiyeler Usulüne Göre Amortisman: Bu yöntemde ayrılacak amortisman oranı 2 ile çarpılarak varlığın kayıtlı değerine uygulanır. Bir önceki yıl ayrılan amortisman tutarı varlığın kalan değerinden çıkarıldıktan sonra bulunacak tutar üzerinden amortisman hesaplanır. En son yıl önceki yıllarda olduğu gibi oran kullanılarak hesaplama yapılmayıp varlığın kayıtlı değeri ile birikmiş amortismanı arasındaki fark son yıl amortismanı olarak kabul edilir. Böylece kayıtlı değer ile birikmiş amortisman eşit hale gelmiş olur.
5.7. Öz Kaynakların Sayımı: Genel geçici mizanda yer alan ortaklar, payları, geçmiş senelerde elde edilen kâr veya zararlar belirlenmiştir. Ortaklara ait bilgiler pay defterinden izlenerek takip edilir. Belirlenen bu tutarlar ayrıca envanter defterine de eklenir. Öz sermaye ile ilgili envanter listelerinde, kayıtlı sermaye, ödenmiş sermaye, sermaye taahhütleri miktar ve tarihleri ile ihraç edilen hisse senetlerinin serisi, cinsi, numarası, nama yazılı olup olmadığı, nominal ve ihraç bedelleri; ayrılan ihtiyat ve karşılıkların miktar ve tarihleri yer alır.
5.8. Dönem İçi Giderlerinin Tespiti: İşletmeler faaliyetlerini sürdürebilmek için hesap dönemi içinde bazı masraf ve giderlere katlanmak zorundadırlar. Gerçekleşen giderler, genel geçici mizanda gözüken değer ile sayım sonucu stokta bulunan yani henüz tüketilmemiş olan değer karşılaştırılarak tespit edilir. Bu hesap dönemine ait olmayan giderler varsa bunlar toplamdan düşülerek kalan net giderler tespit edilir.
5.9. Dönem İçi Gelirlerinin Tespiti: Hesap dönemi içinde giderler olabileceği gibi çeşitli nedenlerden kaynaklanan gelirler de olacaktır. Elde edilen gelirler doğrudan doğruya ilgili hesaplarına yazılır. Dönem sonunda gelir hesaplarının alacak kalanları toplanarak bu yıla ait olmayan gelirler varsa bunlar tespit edilerek çıkarılır. Böylece cari döneme ait olan net gelirler tespit edilir. Gelir ve giderler toplamında önemli olan bu kalemlerin cari hesap dönemine ait olması ve vergi yasaları açısından kabul edilir olmasıdır. Kanunen kabul edilmeyen gelir veya giderler dönem sonunda ticari kâr veya zarar hesaplanırken dikkate alınmaz. Bu tür gelir ve giderler nazım hesaplarda ayrıca izlenir ve daha sonra gelir /kurumlar vergisi ile ilgili beyannameler düzenlenirken mali karın hesaplanmasında ele alınır. Kanunan kabul edilmeyen giderler ticari kara eklenir, vergiye tabi olmayacak gelirler ise ticari kardan düşülür, böylece vergi matrahı (mali kar) tespit edilmiş olur.
5.10. Mamul ve Yarımamul Sayımı: Maliyet, mamul üretimi aşamasından yapılan masrafların tümünü ifade eder. Üretim tamamlandıktan sonra yapılan maliyetler ürünlerin miktarına göre dağıtılarak birim maliyet hesaplanır. Dönem sonunda üretimi tamamlanan ürünlere maliyetler paylaştırılarak dağıtılır. Bu dağıtım gider dağıtım tablosu ile yapılır. Envanter aşamasında yarı mamul ve mamul miktarları ve tutarları tespit edilerek aşağıda görüldüğü gibi ayrıntılı biçimde envanter defterine birim maliyetinden yazılır.
sayfa 3