5. İnşaat Hizmetleri: İnsanoğlu yaratılışından bugüne değin yaşamını sürdürebilmek için güvenli bir barınağa ihtiyaç duymuştur. Günümüzde tek katlı yapılardan gökdelenlere kadar bina yapıları, barajlardan otoyollara, fabrikalardan asma köprülere kadar değişik amaçlara hizmet eden yapılar modern yapı teknolojisi kullanılarak inşa edilmektedir. İnsanların can ve mal güvenliği için yapıların kaliteli olma mecburiyeti vardır. Ülkemizin deprem kuşağında olması bu konuyu daha da önemli kılmaktadır.
Dünyada inşaat sektörü, ekonomik yapı içersinde ayrı bir yere ve öneme sahiptir. Bunun en önemli nedeni, yüzlerce mal ve hizmet üretimi ile olan doğrudan bağlantısı, insanların yaşam şartlarının ve yoğun iş gücü kullanımı sosyoekonomik refah düzeyine olan katkısı, bu sektörün ülke ekonomisi içinde önemli bir yere sahip olduğunu göstermektedir. 19. yy’ da sanayi devrimi ile birlikte bilinen eski yöntemlerle yapılan inşaatlara artık değer verilmemeye başlanmıştır.
Gelişen kentlerde binalar artık birçok insanı barındıran aynı zamanda birçok araç ve gerecin içinde çalışmalarını sağlayacak şekillere dönüşmüştür. Çevre bilincinin artmasının bir sonucu olarak, kullanılan inşaat teknikleri, inşaat malzemeleri ve ham maddelerinin çevre boyutu dikkate alınarak yeniden değerlendirilmesi gereği ortaya çıkmıştır. Son zamanlarda kaynak ve enerji tasarrufu sağlayan inşaat teknikleri ile çevreye zarar vermeyen izolasyon malzemeleri, boya ve vernik kullanımında hızlı bir artış olmuştur.
Türkiye’de toplam yatırımların yaklaşık %50’sini inşaat sektörü oluşturmaktadır. İnşaat sektörü kendisine bağlı iki yüzden fazla alt sektörün üretime geçmesini sağlamaktadır. İnşaat sektörü yoğun iş gücü kullanmaktadır. Sektör yoğun iş gücü kullanımı ile ülke istihdamına büyük katkıda bulunmaktadır. Ülkemizde pek çok inşaat firması uluslararası alanda, uluslararası standartlarda hizmet üretmektedir. İnşaat sektörü, dış pazarlarda başta Türk Cumhuriyetleri olmak üzere, İrlanda, Güney Doğu Avrupa, Afganistan, Pakistan, İran, Sudan gibi pek çok ülkeye önemli oranda hizmet ihraç etmekte ve yurt dışında da istihdam oluşturmaktadır.
6. Sağlık Sosyal Güvenlik Hizmetleri: Yaşamın kaçınılmaz doğal bir sonucu olarak karşılaşılabilecek risklere karşı korunabilmek; kimi yaşlılık ve ölüm gibi mutlak, kimi hastalık ve muhtaçlık gibi olası tüm risklere karşın geleceğe güven ve ümitle bakabilmek, toplumsal barış ve huzurun sağlanması açısından da çok büyük bir önem ve değer taşır.
Toplumsal yaşamın belki de en önemli unsurlarından birisi, bireylerin karşı karşıya kaldıkları risklerde birbirlerine destek olabilme olanağı bulabilmeleridir. Sosyal güvenlik sistemi, özünde bu dayanışma gereksiniminin ülke ölçeğinde kurumsallaşması olarak tanımlanabilir. İşlevi ve etkinliği açısından tutarlı ve sürdürülebilir bir sosyal güvenlik sistemi güçlü bir toplumsal dayanışma ve dolayısıyla güçlü bir gelişme potansiyeli sağlayacak en önemli unsurlardan birisidir. Bir diğer ifadeyle, sosyal güvenlik sistemleri toplumun zor durumda olan bireylerine yardım etmeyi daha iyi durumda olan kişilerin vicdanına bırakmayarak toplumsal dayanışmayı kurumsal hale getirir ve vatandaşlara sosyal güvenliği bir hak olarak sunar. Toplumsal dayanışma birbirini belki de hiç tanımayan insanlar arasında gerçekleşir. Sistem tarafından toplanan mali kaynaklar zenginden yoksula, çalışandan çalışamayana, gençlerden yaşlılara aktarılır. Ödenen primler, insanların hiç tanımadığı bir kişiye sağlık hizmeti olarak gider. Bir başkasına da hiç tanımadığı bir kişinin parasıyla emekli aylığı verilir. Bu durum nesiller boyunca devam eder. Tarih boyunca hemen her toplumda, daha çok sosyal yardım veya sosyal hizmet biçiminde çeşitli sosyal etkinliklerin yer aldığı görülmektedir. Sosyal güvenlikle ilgili yükümlülükleri takip etmek ve belirli koşulların varlığı halinde, herhangi bir sosyal riskle karşı karşıya kalındığında, ilgiliyi sosyal güvenliğin olanaklarından yararlandırmak, her toplumda devletin kuracağı ve bir merkezden yöneteceği organizasyonlara ihtiyaç göstermiştir. Esasen, sunulan hizmetin önemi ve özelliği itibariyle kamusal bir nitelik taşıması, bu konuda yasal ve kurumsal düzenlemeleri zorunlu kılmıştır.
7. Turizm Hizmetleri: Turizm; insanların dinlenme, eğlenme gibi turistik amaçlarla geçici seyahatleri, en az bir gece konaklamaları, turizm işletmelerinin ürettikleri mal ve hizmetleri satın almalarıyla ilgili olaylar ve ilişkiler bütünüdür. Turizm, ulusal ve uluslararası düzeyde kazandığı dev boyutlarla, yatırımları ve iş hacmini geliştiren, gelir oluşturan, döviz sağlayan, istihdam alanları açan, sosyal ve kültürel hayatı etkileyen önemli toplumsal ve insancıl fonksiyonları başaran bir nitelik kazanmıştır. Bu nitelik dünyada turizme yönelik ulusal ilgiyi artırmış; turizmden beklentileri olan ülkeleri bu endüstrinin geliştirilmesine yöneltmiştir. Dövizin turizm yoluyla elde edilmesine yönelik faaliyetler, bu sektörün milli ekonomide önem kazanması sonucunu doğurmuştur. Turizmin özellikle gelişmekte olan ülkelerin ödemeler dengesine yaptığı olumlu katkı, ekonomik yönden turizmin yararlarını en önemli göstergesi olmuştur.
Turist ise belirli bir gelire ve boş zamana sahip olan konaklama, yeme, içme ve seyahat gibi somut dinlenme, eğlenme, merak, kültür, eğitim, spor, dini gerekler vb. soyut amaçlarla sürekli yaşadığı, çalıştığı bölgeden başka bir bölgeye seyahat eden ve gittiği bölgede en az bir gece konaklayan ekonomik anlamda tüketici olan kişi ya da kişiler topluluğudur. Turizm hizmetleri iki ana başlık altında toplanmaktadır. Bunlar, seyahat ve konaklama hizmetleridir.
8. Finans Hizmetleri: Finans, ihtiyaç duyulan fonların uygun şartlarda sağlanması ve etkin bir şekilde kullanılmasıyla ilgili faaliyetlerdir. Bir işletmenin kuruluşunda ya da faaliyet dönemlerinde mal ve hizmet üretmek amacıyla gerekli işletme girdilerini sağlamak için her zaman parasal kaynaklara gereksinme duyulur. Bu kaynakların nasıl kullanılacağını belirleyen işlere finansman işlevi denilir.
İşletmelerin başvurabileceği üç önemli finansal kaynak vardır. Bunlar işletmenin ortakları tarafından konulan sermayeyi belirleyen öz kaynaklar (öz sermaye); çeşitli finansal kuruluşlardan faiz karşılığı sağlanan kaynaklar (yabancı sermaye); bir de işletmenin sağladığı karların bir kısmını dağıtmayarak alıkoyduğu kaynaklar vardır ki, buna da oto finansman adı verilir.
sayfa 2